Güç, değişiklik yaratma ve hedefe ulaşma kabiliyetidir ve güce her zaman ihtiyacımız var. Güçlenip, milli hedefimize ulaşmak, ancak ilkelerimiz ve stratejilerimiz doğrultusunda harekete geçmekle olur. Bunun için stratejilerimizin birinci temeli, devlet kurabilecek seviyede güçlenmek ve İran devletinin otoritesini Güney Azerbaycan’da zayıflatıp, yok etmek olmalıdır. Stratejilerimizin diğer temeli ise, etkili bir anlatımla, hem tüm halkımıza hem de uluslararası topluma, milli hareketimizin ulusal adaletsizliklere karşı, adil ve demokratik bir hareket olduğunu anlatıp, Güney Azerbaycan devletinin kurulmasının geçerli, makul ve gerekli olduğuna inandırmak olmalıdır.
Her milli aktivist ve organizasyon, kendi imkanları çerçevesinde kendine özgü stratejiler planlayıp, o stratejiler doğrultusunda harekete geçmelidir. Her faaliyetten sonra da kendi stratejileri doğrultusunda onu değerlendirmelidir. Stratejilerimiz, taktiklerimizin başarı ölçüsüdür. Yaptığımız iş, ne kadar stratejilerimiz doğrultusunda ilerlemeye sebep olmuşsa o kadar başarılıdır. Stratejilerimiz ne kadar güzel olursa olsun, ara sıra sonuçlarına bakmalıyız. Strateji, şartların değişmesine uygun olmalı ve gerekirse yeniden gözden geçirilmelidir.
Stratejiler ve planlar genellikle gizli olur ve açık şekilde beyan etmeye gerek yoktur. Ancak burada dünyada başarılı milli hareketlerin ortak stratejilerinin en önemlilerini ele alıp, Güney Azerbaycan milli hareketine uygun bir şekilde beyan edeceğiz. Bu stratejiler gizli bir şey değil ve milli hareketimizde de birçok faaliyetler bu stratejiler doğrultusunda olmuştur ve olmaktadır:
Milletini seferber et Güney Azerbaycan’da merkezileşmiş örgütlenme imkanı olmadığı için, milli mücadelemiz ancak güçlü ağlar, taban örgütlenmesi ve seferberlik ile amaca ulaşabilir. Mitingler, protestolar, oturma eylemleri, kültürel programlar ve diğer faaliyetler ağlarımızı genişletmek için çok önemli taktiklerdir. Bunun yanında sosyal medya aracılığıyla daha geniş kitlelere ulaşıp, milletimizi seferber edebiliriz.
- Milleti siyasallaştır ve harekete geçir
İran hükümetleri bilinçli olarak halkımıza siyasetin faydasız ve tehlikeli olduğunu telkin edip, onları pasifleştirmeye çalışır. Bunun için, milli hareketimizin temel stratejilerinden biri milleti aktif siyasete ve siyasi faaliyete çekmektir. Milletin kalbini ve zihnini kazanıp, onları hareketin aktivistleri ve yaratıcıları yapmalıyız. Taktiklerimiz ne kadar halkımızı siyasallaştırıp, milli mücadeleye çekip, harekete geçirirse, o kadar başarılı sayılır.
- İrancılığın ideolojik nüfuzunu çürüt
“İran’da yaşayan halklar bir millettir, ortak kaderi var ve ortak dili Farsçadır” bu cümle, İrancılık teorisinin temelini oluşturur. Bu yanlış teori, Güney Azerbaycan’ın sömürülmesi ve sömürge olarak kalmasının temel sebebidir. Milletimiz bu teoriye inandığı sürece, harekete geçmez ve kendi kaderini kendi eline almaz. Bunun için bu teorinin yanlış olduğunu halkımıza gösterip, çürütüp, yok etmeliyiz. Farklı taktiklerle Güney Azerbaycan’ın farklı millet olduğunu, İran’ın diğer halkları ile aynı çıkarları ve kaderi olmadığını, hatta ırkçı İran devletinin Türk düşmanı olduğunu ve milletimizin Fars diline değil, kendi Türk dili ve kültürüne bağlı olduğunu gösterip herkesi inandırmalıyız. Aktivistlerimiz de bu teorinin doğrultusunda kurulmuş faaliyet ve birliklerden uzak durmalıdır.
- İran’ın otoritesini Güney Azerbaycan’da zayıflat
Sömürgeci devletler sömürgelerini, yerel insanların yardımı ile yönetirler. Bunun için, sömürgecinin propagandasına inanmış, onu güçlü ve adil bilen yerel insanları seçip, onların vasıtasıyla otoritelerini sağlarlar. Her başarılı milli hareketin en önemli stratejilerinden biri, kendinden olan ama düşmana çalışan evlatlarının üzerinde düşmanın hakimiyetini zayıflatmak ve milli hareketine çekmek, ya da en azından sömürgeciye olan bağlılığını ve itaatini azaltmaktır. İran’ın devlet organlarında çalışan, Güney Azerbaycanlı bürokratlar, işçiler, öğretmenler, yöneticiler, polisler, sepahiler, askerler, hakimler, istihbarat memurları ve diğerlerinde, ne kadar İran bağı azalıp, milli düşünce çoğalırsa, İran’ın Güney Azerbaycan’ı yönetme kabiliyeti o kadar azalacak ve otoritesi de o kadar zayıflayacaktır.
Diplomasi ile hareketine meşruiyet ve destek kazan Milli hareketimizin meşruiyeti, resmiyete tanınması ve önünün açılmasına çalışmalıyız. Bunun için yabancı ülkeler, uluslararası organizasyonlar ve insan haklarını savunan gruplarla iletişime geçmeliyiz. Lobicilik, kampanyalar, basın bültenleri, medya röportajları ve sosyal medya dalgaları ile, uluslararası algıyı Güney Azerbaycan lehine şekillendirmeliyiz. Güney Azerbaycan’da insan hakları ihlali ve diğer suçlar ile ilgili, uluslararası mahkemelere ve kurumlara başvurmalıyız. Ve benzeri.